Göcek ve Fethiye arasında yer alan Gemiler Adası ve Koyu, Akdeniz’in büyüleyici güzelliklerini keşfetmek isteyenler için ideal bir rotadır. Eşsiz doğal güzellikleri ve zengin tarihi dokusuyla öne çıkan bu bölge, hem deniz tutkunlarına hem de tarih meraklılarına hitap eder. Gemiler Koyu’nun kristal berraklığındaki suları, yüzme ve dalış için mükemmel koşullar sunarken, Gemiler Adası’nda ise Bizans dönemine ait kilise kalıntıları ve mozaiklerle dolu yürüyüş parkurları keşfedilmeyi bekler. Özellikle sakin ve huzurlu bir gün geçirmek isteyenler için bu rota, şehrin stresinden uzaklaşmanın en güzel yollarından biridir.
Letoon Antik Kenti, Likya uygarlığının dini merkezi olarak bilinir ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu antik yerleşim, zengin tarihi dokusu ve mimarisi ile büyüleyici bir atmosfer sunar. Fethiye’ye yaklaşık 40 km mesafede bulunan Letoon, hem tarih meraklılarına hem de arkeoloji severlere hitap eden bir destinasyondur. Bu antik kentin en önemli yapılarından biri olan Letoon Antik Tiyatrosu, klasik dönem tiyatro mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. MÖ 2. yüzyıla tarihlenen bu tiyatro, antik dönemde dini festivaller ve tiyatro oyunları gibi çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapmıştır. Yaklaşık 6.000 kişilik oturma kapasitesine sahip olan tiyatro, Likya halkının sanat ve kültüre verdiği önemi gözler önüne serer.
Yarı dairesel yapısı, sahne binası ve oturma sıraları günümüze kadar büyük oranda korunmuş olan Letoon Antik Tiyatrosu, etkileyici bir akustiğe sahiptir. Tiyatronun en üst basamaklarına çıktığınızda, tarihi atmosferi hissederken aynı zamanda çevredeki dağların ve doğanın muhteşem manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. Letoon Antik Tiyatrosu, sadece tarihsel bir yapı olmanın ötesinde, günümüzde de birçok ziyaretçi tarafından büyük bir ilgi görmektedir. Göcek ve Fethiye civarındaki tatil rotanıza kültürel bir mola eklemek isterseniz, Letoon Antik Tiyatrosu mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında gelir.
ethiye’ye yaklaşık 35 km uzaklıkta, Akdağ eteklerinde yer alan Tlos Antik Kenti, Likya uygarlığının en eski ve önemli yerleşim yerlerinden biridir. Bu antik kent, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Tlos, Likya’nın en güçlü şehirlerinden biri olarak kabul edilir ve mitolojik kahraman Bellerophon’un efsanevi yaşadığı yer olarak bilinir. Bu eşsiz antik şehir, kaya mezarları, Roma tiyatrosu, hamamlar ve stadyum gibi pek çok kalıntıya ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle kentin en yüksek noktasında yer alan kale, ziyaretçilerine muhteşem bir vadi manzarası sunar.
Tlos Antik Kenti’nin en dikkat çeken yapılarından biri, kaya mezarlarıdır. Bu mezarlar, kayalara oyulmuş devasa boyutlarıyla ziyaretçilerin ilgisini çeker. Mezarların üzerinde yer alan kabartmalar ve oymalar, Likya döneminin sanat anlayışını yansıtır. Aynı zamanda Tlos’ta yer alan Roma dönemi tiyatrosu da oldukça iyi korunmuş bir yapıdır ve antik kentteki sosyal hayatın bir parçası olarak önemli bir yer tutar. Antik kentte yapacağınız bir yürüyüş, Likya uygarlığının ihtişamını keşfetmenize olanak tanır.
Tlos, tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra, doğa ile iç içe bir ortamda yer almasıyla da öne çıkar. Özellikle doğa yürüyüşleri ve fotoğraf tutkunları için eşsiz bir rota sunar. Göcek ve Fethiye çevresinde tatil yaparken, Tlos Antik Kenti’ni ziyaret ederek Likya uygarlığının izlerini keşfetmenizi ve bu tarihi mirasa tanıklık etmenizi öneririz.
Telmessos Antik Kenti, Fethiye’nin kalbinde yer alan ve Likya uygarlığının en önemli şehirlerinden biri olarak bilinen tarihi bir hazineyi barındırır. MÖ 5. yüzyıla kadar uzanan geçmişiyle Telmessos, antik dönemde kehanet merkezi olarak ün yapmış ve Likya’nın en büyük yerleşimlerinden biri olmuştur. Fethiye’ye gelen ziyaretçilerin ilgisini çeken bu antik kent, özellikle kayalara oyulmuş mezarlarıyla ünlüdür. Şehrin sembolü haline gelen Amintas Kaya Mezarları, Telmessos’un en dikkat çekici yapıları arasında yer alır. Yüksek kayalıklara oyulmuş bu mezarlar, Likya dönemi mimarisinin en çarpıcı örneklerini sunar ve kente gelen ziyaretçilere etkileyici bir manzara sunar.
Telmessos Antik Tiyatrosu da bölgedeki en önemli yapılar arasındadır. Roma döneminde inşa edilen bu tiyatro, deniz kenarında konumlanmış olup, yaklaşık 6.000 kişilik kapasitesiyle eski çağlarda birçok etkinliğe ev sahipliği yapmıştır. Günümüzde hala ayakta kalan bu tiyatro, kültürel bir zenginlik olarak Fethiye’deki tarihi atmosferi keşfetmek isteyenlere keyifli bir deneyim sunar. Telmessos, sadece tarihi yapılarıyla değil, aynı zamanda muhteşem deniz manzarası ve çevresindeki doğal güzellikleriyle de dikkat çeker. Fethiye tatil rotanıza tarihi bir dokunuş katmak isterseniz, Telmessos Antik Kenti’ni mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
Xanthos Antik Kenti, Likya uygarlığının en büyük ve en önemli yerleşimlerinden biri olarak bilinir ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır. Fethiye’ye yaklaşık 50 km mesafede bulunan Xanthos, antik dönemde Likya’nın başkenti olarak siyasi ve kültürel merkez konumundaydı. Kent, görkemli yapıları ve zengin tarihi ile ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Xanthos’un en dikkat çeken kalıntıları arasında, Likya lahitleri, kaya mezarları ve Likya tipi sütunlu mezarlar yer alır. Bu yapılar, Likya sanatının ve mimarisinin en etkileyici örneklerini sunar. Özellikle Harpyler Anıtı, yüksek kaidesi ve üzerinde yer alan kabartmalarla kentin simgesi haline gelmiştir.
Xanthos Antik Kenti, tarih boyunca birçok kez kuşatılmış ve tahrip edilmiştir, ancak kent halkının cesareti ve direnişi efsanelere konu olmuştur. Bu antik şehirde yapılan kazılar, Likya uygarlığı hakkında önemli bilgileri gün yüzüne çıkarmıştır. Antik tiyatrosu, agorası ve Roma dönemine ait hamamları, Xanthos’un tarihi önemini gözler önüne serer. Xanthos Nehri’nin yanında konumlanan kent, hem tarih hem de doğa ile iç içe bir ziyaret deneyimi sunar. Fethiye ve çevresinde tarihi zenginlikleri keşfetmek isteyenler için Xanthos Antik Kenti, mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden biridir.
Fethiye’ye sadece 15 km mesafede bulunan Katrancı Koyu, doğa ile iç içe huzurlu bir tatil arayanlar için adeta bir saklı cennettir. Çam ve okaliptüs ağaçlarıyla çevrili bu koy, sakin atmosferi ve temiz deniziyle öne çıkar. Katrancı Koyu’nun turkuaz renkli suları, yüzme ve şnorkelle dalış için mükemmel koşullar sunar. Aynı zamanda doğa severler için çadır kurup kamp yapma imkânı da sunan koy, sessiz ve huzurlu bir kaçış noktasıdır. Aileler, arkadaş grupları ya da yalnız seyahat edenler için ideal olan Katrancı Koyu, doğanın kalbinde unutulmaz bir tatil deneyimi yaşatır.
Katrancı Koyu, sadece denizi ve doğasıyla değil, sunduğu kamp alanları ve piknik imkânlarıyla da tatilciler tarafından tercih edilen bir destinasyondur. Gölgede dinlenmek, sahil boyunca yürüyüş yapmak ya da denizde keyifli bir gün geçirmek için Katrancı Koyu, mükemmel bir rota sunar. Fethiye’nin diğer popüler plajlarına göre daha sakin olan bu koy, kalabalıktan uzak, doğa ile baş başa bir tatil geçirmek isteyenlerin gözdesi haline gelmiştir. Fethiye ve çevresinde doğa ile iç içe bir kaçamak arıyorsanız, Katrancı Koyu’nu ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
Göcek Belediye İskelesi
Fethiye / MUĞLA